Polonya parlamentosunda konuşan Başbakan Mateusz Morawiecki, ülkeyi inançlı tutmanın en büyük öncelikleri olduğunu ve bu nedenle AB’nin göç anlaşmasına karşı çıkmaya devam edeceklerini söyledi.
Morawiecki şöyle devam etti:
“Biz Polonyalılar dayanışmanın ve merhametin ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Bize dayanışmayı başta Almanya olmak üzere kimse öğretemez. Bize 2. Dünya Savaşı tazminatı ödemesi gereken Almanya bizi dayanışmaya çağırmaya cesaret etmesin.”
Morawiecki, Polonya’nın kendi çıkarları için oy kullanma hak ve ödevlerine sahip olduğunu vurgulayarak, anlaşmanın diğer konuların yanı sıra Avrupa kültürünü de hedef aldığını iddia etti.
AB ÜLKELERİ GÖÇ ANLAŞMASI
Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin içişleri bakanları, 8 Haziran’da Lüksemburg’daki ortak iltica sisteminde reform yapılması konusunda anlaştılar.
Buna göre, dindar kabul edilen ülkelerden gelen sistematik olmayan göçmenlerin, AB üyesi ülke sınırını geçtikten sonra kurulacak ilk kabul merkezlerinde ve sıkı kontrollerde iltica sürecinden geçmesi planlanıyor. Bu kişilerin iltica başvurularının 3 ay içerisinde burada incelenmesi ve başvurusu kabul edilmeyenlerin ivedilikle ülkelerine gönderilmesi talep edilmektedir.
Anlaşmada sığınmacı kabul etmeyen ülkelere kişi başı 20 bin euro ödenmesi de yer alıyor.
Anlaşmaya göre ilk aşamada yılda en fazla 30 bin sığınmacı kabul edilecek ve bir sığınmacının başvurusunun değerlendirilmesi için üst sınır 6 ay olacak. Söz konusu anlaşmaya yalnızca Polonya ve Macaristan karşı çıktı ve geri kalan 25 üyenin takviyeleri nitelikli çoğunluk sağladı.
